Film izle başlıklarını araştırmaya devam ediyorsanız; sitemiz üzerinde yer almakta olan, çeşitli kategorilerden faydalanabilir ve dilediğiniz türde yapımı kaliteli bir şekilde izlemeye devam edebilirsiniz. Özellikle de
film izle hd başlıklarından faydalanmaya devam ediyorsanız; izleyeceğinizi film kategorilerinin, bütün bilgileri sıralamaya devam edecektir. Bu sayede, günün yorgunluğunu atan ve keyifli vakit geçirme şansı elde etmeyi başaran insanlar; sitede yer almakta olan birçok farklı yapımın yorumlarını inceleme şansı da elde edebilmişlerdir.
Filmi izle seçenekleri, sitemiz üzerinde oldukça fazladır. Sitede yer almakta olan kullanıcıların, arama butonundan
Hd film izle başlıklarla araştırmanın ardından; herhangi bir ücret ödemenize gerek kalmadan, farklı konularda ve tarzlarda filmleri incelemeniz mümkün olacaktır. Üstelik, istediğiniz filmi izleyebilmek için; isteğinize bağlı olarak üyelik yaptırmanızda mümkün olacaktır. Bununla beraber, film izlediğiniz esnada; herhangi bir kesinti ya da donma durumun yaşanmayacağından da emin olabilirsiniz. Ayrıca, filmlerin üzerinde; yaş sınırları ile ilgili de bilgilendirme yapılacaktır. Aynı zamanda, izleyeceğinizi filmlere; alt yazılı ya da dublajlı olarak görüntüleme şansı elde etmeniz de mümkün olacaktır. Siz de
altyazılı film izle bünyesinde rahatça film izleyebileceksiniz.Sitemizdeki tüm video içerikleri, çeşitli video servislerinden eklenmektedir. Video hak sahipleri kaldırılması istenen içerik ile ilgili olarak
İLETİŞİM bölümünden yazmaları halinde en fazla 3 gün içerisinde içerik kaldırılacaktır.
İLETİŞİM,
sitemap,
film izle,
üçüncü sinema,
takipçi satın al,
film izle,
Asya dizi izle,
Kore dizi izle,
asya dizileri,
casino siteleri,
deneme bonusu veren siteler,
bonus veren siteler
“Sahte Stanley Kubrick” , beyazperdede John Malkovich tarafından canlandırılan Alan Eddie Conway (1934 – 1998) yönetmenin (1928-1999) gözlerden uzak yaşamasından yararlanarak pek çok kişiyi fena halde dolandırmıştı…
1918’de kurşuna dizilerek öldürülen ve 2007’ye kadar toprağa verildiği yer bulunamayan Son Rus İmparatoru 2. Nicholas’nın dört kızından en küçüğü Anastasia (1901-1918) olduğunu iddia eden Anna Anderson (1896-1984) 1920’de Berlin’de intihar girişiminde bulundu…1922’de ilk kez Çar’ın kızı olduğunu iddia ederek tüm dünyaya adını duyurdu…1927’de, Anastasia’nın 1918’de öldürülen annesi Alexandra’nın kardeşi Hessen Büyük Dükü Ernest Louis tarafından finanse edilen özel bir soruşturma, Anderson’un akıl hastalığı geçmişi olan Polonyalı bir fabrika işçisi olan Franziska Schanzkowska olduğunu tespit etti…İş Bankası Yayınevi’nce anıları basılan Rus İmparatorunun çocuklarının İsviçreli öğretmeni de (Rus Sarayında On Üç Yıl Pierre Gilliard İş Bankası Kültür Yayınları) bu kadın “Sahte Anastasia’dır” demişti…
Bu filmdeki sahte Anastasia rolü Ingrid Bergman’a dört Oscar ödülünden ikincisini kazandırdı…Bu filmde “The King and I”daki Siam/ Thailand Kralı rolüyle Oscar kazanan Yul Brynner da var…İsmet İnönü’nün başbakan olduğu 1962’de Brynner Atatürk’ü beyazperdede canlandırması için Türkiye’ye davet edildi…Beş günlük ziyaretinde Brynner Dolmabahçe Sarayı’nda ve Anıtkabir de dolaştırıldı…Dolmabahçe Sarayında Atatürk’ün vefat ettiği odada diz çöküp saygı gösterisinde bulundu ve Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel ile görüştü, Falih Rıfkı Atay ve Kılıç Ali’nin yapması planlanan film projesi ne yazık ki hiçbir zaman gerçekleşmedi…
Anastasia’nın Alman annesi Alexandra, Anastasia ve diğer üç kızkardeşi (Olga, Tatiana ve Maria) Rus halkı “Rasputin’in seks kölelerinden beşi olarak tanımaktaydı…Bu bir iddiadır…Hiçbir zamanda kanıtlanmamıştır…
En ünlü Rus: Rasputin
Çarın tek oğlu ölmek üzereyken 1907’de (doktorlar Çarın oğlunu hiçbir şekilde iyileştiremedi; tıbbi hiçbir müdahaleye çocuğun bedeni olumlu yanıt vermedi; çocuk 1907’de ölmek üzereydi) ortaya çıkan ve küçük çocuğu hipnoz/ hipnotize yöntemi kullanarak 1907-1916 arasında tedavi eden adam Rasputin’in 1907-1916 arasında Rusya’da İmparator ve İmparatoriçeden bile daha etkili, kudretli bir kişilik haline gelmesi…Rasputin’in tüm Rusyayı kişisel genelevi haline getirmesi…Aleksei Petrenko “Agoniya-Agony: The Life and Death of Rasputin”de (1981), Lionel Barrymore “Rasputin and the Empress-Rasputin ve Rus İmparatoriçesi-Çariçesi”nde (1932),
Christopher Lee “Rasputin: The Mad Monk”da (1966), Tom Baker “Nicholas and Alexandra” filminde (1971), Alan Rickman “Rasputin: Dark Servant of Destiny” de (1996), Gerard Depardieu “Raspoutine” de (2011), Rhys Ifans “The King’s Man” de (2021) Rus Çarının oğlu Alexei Nikolaevich’i (1904-1918) 1907-1916 arasında tedavi eden adamı canlandırdı…”The Tin Drum-Die Blechtrommel-Teneke Trampet”in (1979) bir sahnesinde de filmin baş karakteri Oskar’ın hayallerindeki Rasputin canlandırıldı…Bu sahnede Rasputin çok sayıda çıplak Rus kadınıyla grup seks yapıyordu…Rasputin “Maestro” filminde hayatı anlatılan besteci orkestra şefi Lenny Bernstein gibi hem kadınlarla hem erkeklerle yatıyordu…
Bir film: Nicholas and Alexandra (Robert Massie’nin 1967’de yayınlanan tarih kitabından uyarlanmıştı)
NICHOLAS HALKINA KARŞI KAPLAN , EŞİ KARŞISINDA SÜT DÖKMÜŞ YAVRU KEDİYDİ…
Tarihin gördüğü en berbat, en aciz, en yeteneksiz, en beceriksiz Rus imparatoruyla kontrol manyağı Alman asıllı eşinin evliliğinin öyküsü bu…Alexandra zayıf karakterli İmparatoru hatalı kararlara sürüklüyordu…İmparatorun kararlarına sürekli olarak müdahale ediyordu…Hatta imparatoru kendisine devlet işleriyle ilgili düzenli rapor vermeye zorluyordu…Alexandra bakanlar kurulunun yönetimini bile İmparatordan elde etmişti…İmparator eşi kaynanasından nefret ettiği için annesinden bile vazgeçmişti…Rus imparatoru ülkedeki en yeteneksiz bürokratları göreve getirmesiyle ün kazanmıştı…Çiftin dört kızı ve bir oğlu dünyaya geldi…2. Nicholas babasının vefatında ve tahttan indirildiğinde çok ağır psikolojik yıkım yaşamış , sinir krizleri geçirmişti…
1914’te 175 milyonluk Rusya nüfusunun büyük bölümü yoksuldu…2. Nicholas “İtibardan Tasarruf Olmaz” düşüncesine sahipti…İmparatorun ağzından çıkan sözler o dönemde kanun kabul edilmekteydi…Onun döneminde Polonya Rus işgali altındaydı…Büyükbabası suikast sonucu hayatını kaybetmişti… İmparator olmadan önce bir dünya gezisine çıkarak Monaco’dan Mısır’a dünyayı dolaşmıştı…2. Nicholas anayasal yetkilerinin daraltılmasına karşı çıkıyordu…Kore’yi Japonya’ya kaptırmamak uğruna onbinlerce Rusun ölmesine yol açtı; onları ölüme yolladı…İmparatordan birazcık insan hakları, fırsat eşitliği, sosyal adalet, İngiltere tarzı Parlamenter demokrasi ve hukuk devleti talep edenleri diktatörün / Çarın askerleri kitleler halinde öldürdü…
Alman İmparatoru Rus imparatorunun kuzeni olmasına rağmen Rusya’ya savaş açtı…Birinci Dünya Savaşı Rusya, Almanya ve İngiltere’yi yöneten akraba kralların savaşıydı…
Almanya sanayileşmişti; Rusya ise tarım ülkesiydi…Savaşta Rusya askerlerinin hepsine gereken silah, cephane, mühimmat, giysiyi, yiyeceği ve at, demiryolu gibi ulaşım araçlarını temin edemedi…Rus askerine günde 3 kurşun veriliyordu…Üç Rus askerinden ikisine savaşmak için gereken malzeme temin edilemiyordu…Erler amirlerine çoğu zaman isyan ederken, askerler arasında intihar olayları çok yaygındı…Rus ordusu Avusturya ve Almanyayla savaşırken milyonlarca ölü verdi…Rus askerler kitleler halinde savaştıkları ülkelerin askerlerine teslim oluyordu…Savaş esnasında ülkede açlık çok yaygındı…Yoksul halk açlıktan bulduğu her yiyecek mağazasını,fırını, dükkanı yağmalıyordu…
1904-1917 arasındaki savaşlar ülke hazinesinin iflas etmesine yol açmıştı…Ülkede kargaşa, istikrarsızlık, huzursuzluk, yağma ve talan düzeni hakimdi…Cezaevleri ve işkencehaneler dolup taşıyordu.Baskıcı bir düzen ve sansür ortamı vardı..Ayaklar baş başlar ayak olmuştu adeta…Yoksulluk ülke çapında çok yaygındı; Japonya, Almanya ve Avusturya orduları karşısında alınan ağır yenilgiler ülkedeki yiyecek, yakacak kıtlığı , açlıktan ve soğuktan ölümler dönemin özelliği haline gelmişti…Bu da ülke çapında protesto gösterilerine, grevlere, ayaklanmalara ve İmparatorluk yönetiminin yıkılmasına yol açtı…Kuzeni İngiltere Kralı bile tahttan indirilen Rus imparatorunu ülkesine istemezken Lenin Almanya ile anlaşarak İsviçre’den Saint Petersburg’a döndü ve Rus ordusunun Almanyayla savaşına son verdi…
Birinci Dünya Savaşı’nda 3,5 milyon Rus vatandaşı ölürken,1917-1922 arasındaki Rus iç savaşında 10 milyona yakın kişi öldü…
Nicholas and Alexandra filminde Lenin, Troçki (Rusya’nın Robespierre’i) ve Stalin gibi karakterlere de (özellikle Lenin’e) yer veriliyor…
Rasputin Alexandra’nın himayesi altında Rus devletinin yönetimini eline geçirmişti…Halka göre Alexandra bir Tuva atı yani Alman casusuydu ve Rasputin’in kuklasıydı…Rus gençleri (kadın ya da erkek) Rasputin’in seks oyuncakları olmuştu…Alexandra Anneannesi İngiltere Kraliçesi Victoria’dan gelen tedavisi ve ilacı olmayan hemofili hastalığını oğluna aktardı…Victoria’nın dört oğlundan sadece birinde hemofili ortaya çıkmıştı…Hemofili anneden oğluna geçer…Hemofili geni taşıyan her annenin oğlunda hemofili ortaya çıkmaz…Alexandra İmparatoru annesinden ve tüm arkadaşlarından uzaklaştırdı; kopardı…İmparator annesinin uyarılarına, tavsiyelerine asla değer vermedi…Rus halkı İmparatorun oğlunun Hemofili hastalığını hipnoz tedavisiyle stabil ve zararsız hale getirdiği için İmparatoriçenin gözdesi haline gelen Rasputin’in İmparatoriçe ve dört kızını seks kölesi olarak kullandığı dedikodularına inanmıştı…İmparator zilzurna sarhoş olmadan uyuyamayan Rasputin’den nefret ediyordu ve Rasputin’e İmparatoriçeyi kızdırmamak için katlanıyordu…
İngiltere Kralı ve Alman İmparatoru 2. Nicholas’nın kuzenleriydi…
Romanov hanedanı 300. yıldönümünü kutlamıştı (1613-1913)
Rasputin & 2. Nicholas & Alexandra & Rus Devrimi konulu başlıca filmler:
1-Rasputin and the Empress / Richard Boleslawski & Charles Brabin /1932
2-Ten Days That Shook the World / Sergei Bondarchuk / 1982
3-Nicholas and Alexandra /Franklin J. Schaffner /1971
4-Reds/ Warren Beatty /1981
5-Doctor Zhivago / David Lean /1965
6-Stalin /Ivan Passer /1992
7-Agoniya ; Agony: The Life and Death of Rasputin /
Elem Klimov / 1981
8-Testimony /Tony Palmer / 1987
9-Rasputin /Uli Edel / 1996
10-Rasputin / Josée Dayan & Irakli Kvirikadze / 2011
11-The Assassination of Trotsky / Joseph Losey / 1972
Yul Brynner 1962’de Atatürk rolünü üstlenebilseydi o filmde tarih danışmanları Falih Rıfkı Atay, Kılıç Ali, Sabiha Gökçen, Afet İnan gibi isimler olacaktı…
Atatürk üzerine en önemli kitaplar o dönemde yazılmaktaydı…
Atatürk: The Rebirth of a Nation (London. 1964) Lord Kinross
5 yıllık bir çalışmanın ürünüydü…
Andrew Mango’nun kitabı “Atatürk”de (1963) beş yıllık çalışmayla ortaya çıktı…
Paylaşım için çok teşekkür ederim. Ingrid Bergman sevenler için bir şölen adeta bu film. Bergman dışındaki oyuncu kadrosu da oldukça güçlü.
Düzeltiyorum: Ingrid Bergman’ın dört değil üç Oscarı bulunuyor…Dört Oscarı olan oyuncu Katherine Hepburn…